larıdır. Peygamberimizin diğer sünnetine gelince, bunların dikkatli bir analize ihtiyacı bulunmaktadır. İmam Şafiî bu konuda hiç bir ayırım yapmadan bütün sünnete, kutsallık kazandırmak istemekte ve şöyle demektedir: “Allah, Hz. Peygamberin koyduğu her sünnete uymamızı zorunlu kılmış,.....Allah O’nun sünnetine uyup uymama konusunda insanlar için bir seçenek bırakmamıştır”(37) Bu ifade de geçen sünnet kavramı anlaşıldığı kadarıyla Peygamberimizin içtihadî hükümlerini de kapsamaktadır. Ayet-i Kerimede geçen ‘O kendi arzusu ile konuşmaz’ beyanına gelince bu beyanın Sünneti değil de Kur’an-ı Kerimi ifade ettiği ortadadır.
d) İslam alimlerinin fıkhın bütün hükümlerine kutsallık kazandıran sözleri de şöyledir:
“İslamiyet’in bütün dünya ahkamını düzenlediği gözönüne alınırsa;...”(38) ifadesini kullanan Porf. Dr. Salahattin Polat, bununla, İslam alemindeki umumi bir anlayışa işaret etmiştir.
“Sarih bir nass bulunmayan her yeni olayda Allah’ın hükmünü bilmek gerekir” diyen Ebu Zehra da(39) fıkıh usulü
alimlerinin görüşlerini yansıtmaktadır. Şatibi de şöyle demektedir: “Müçtehit Allah’ın hükümlerini açıklar”. İmam Şafiî’nin bu konudaki beyanı ise şöyledir : “Allah’ın
 37 5/3 “... Bu gün dininizi kemale erdirdim. Size nimetimi tamamladım ve sizin için din olarak İslâmı seçtim...” Bu ayetin son hukum ayeti olduğu kabul edilmektedir.  38 Salahattin Polat. Hadis Araştırmaları. Sayfa:113  39 Ebu Zehra. İslam Hukuk Metodolojisi. Sayfa:67 Prof. Dr. Abdulkadir Şener Tercümesi
99
99 |