istenmektedir. Aslında fıkıhta yer alan hükümleri, birkaç başlık altında toplamamız mümkündür. Fıkhın bazı hükümleri, dindendir diyeceğimiz cinsten kutsal ve değişmez kurallardır. Diğer bazıları da dinle ilgili hükümlerdir. Ayrıca dine uygun veya dine aykırı olmayan hükümlerden de bahsedilebilir.
İlk iki hükümle ilgili olarak aşağıdaki örneği bir daha inceleyelim:
Cuma namazı kılmak müminlere farz kılınmıştır. Allah Kitabında şöyle buyurmaktadır: “Ey inananlar! Cuma günü, çağrıldığınızda Allah’ı anmaya koşun”(62/9) Cuma namazının nasıl kılınacağını da Peygamberimiz(as) bizzat tatbik ederek ashabına göstermiştir. Giriş bölümündeki 3. örnekte açıklandığı gibi, Peygamberimiz Cuma namazını hep iki rekat kılmış, namaz için toplanan Müslümanlara hutbe okumuştur. Peygamberimiz sefere çıktığında Cuma namazı kılmamış, kadınların ve kölelerin Cuma namazına gelmelerini emretmemiş, gelenlere de yasak koymamıştır. Peygamberimiz Medine şehrinin mahallelerinde ve çevre köylerde Cuma namazı kılınmasını emretmemiş, buralarda Cuma namazı kılındığına dair bir haber de bizlere ulaşmamıştır.
Şimdi soru şudur: Köylerde Cuma namazı kılınır mı; kılınırsa kabul olunur mu? Biz sahih hadisleri içeren kaynakları incelediğimizde Cuma namazının köylerde kılındığına dair bir haber veya örneğe rastlamıyoruz ve kılınmasının yasaklandığını gösteren bir hadis ve işaretle de karşılaşmıyoruz. O halde sorulan soruya iki türlü cevap verilebileceği açıktır. a) Köylerde Cuma namazı kılınmaz.
101
101 |