1  2  3  4  5  6  7  8  9  10  11  12  13  14  15  16  17  18  19  20  21  22  23  24  25  26  27  28  29  30  31  32  33  34  35  36  37  38  39  40  41  42  43  44  45  46  47  48  49  50  51  52  53  54  55  56  57  58  59  60  61  62  63  64  65  66  67  68  69  70  71  72  73  74  75  76  77  78  79  80  81  82  83  84  85  86  87  88  89  90  91  92  93  94  95  96  97  98  99  100  101  102  103  104  105  106  107  108  109  110  111  112  113  114  115  116  117  118  119  120  121  122  123  124  125  126  127  128  129  130  131  132  133  134  135  136  137  138  139  140  141  142  143  144  145  146  147  148  149  150  151  152  153  154  155  156  157  158  159  160  161  162  163  164  165  166  167 



  

  sahabelerin uygulamalarında bunun örneklerinin bulunduğu-

  nu ileri sürüyorlar. Yani demek istiyorlar ki Peygam-berimiz ve onun ashabı içtihatta bulunmuştur.

  Peygamberimizin almayı düşündüğü savaş düzeni konusunda bazı sahabeler, bunlar vahye göre midir diye sorduktan ve Peygamberimizin kendi reyleri olduğunu öğrendikten sonra kendi görüşlerini söylemeye izin alıyorlardı. Müçtehitlerden bazıları da Peygamberimiz(as)in hayatında gördükleri ve genel kurallarla açıklayamadıkları bazı davranışları için “Bunlar siyaseten yapılmış işlerdendir” demişlerdir. Bir işin siyaseten yapılması, o işin dinden olmadığı anlamına getiriliyordu.

   Peygamberimizin verdiği hükümlerin hangilerinin nebevî ve hangilerinin içtihadî olduğu konusunda elimizde güvenilir bir ölçek bulunmamaktadır. İman ve ibadet sahasında söylenenler beşeri yetilerle bilinebilecek şeyler değildir. Bu nedenle bunların dinden olduğu konusunda hiçbir şüphe yoktur. Beşeri münasebetler sahasına gelince, Kur’an ayetlerini tefsir etmek ve mücmel olanı açıklamak tarzındaki söz ve uygulamaları da bu kategoride düşünmeliyiz. Peygamberimiz bir ayeti tefsir ve tahsis etmişse bu konuda söylenecek başka bir şey olamaz. Yeter ki bu haber sabit ve sahih olsun. Bunun dışında kalan

  hususlarda hükmün içtihadî olup olmadığını belirleyebilmek için derinlemesine araştırma yapmak ihtiyacındayız. Her hükmü kendi şartları içinde incelemeliyiz ve bu hususta acele etmeyip keyfi hüküm vermekten şiddetle kaçınmalıyız. Aksi takdirde dinden olan bir şeye, dinden değildir demek gibi sorumluluğu ağır olan bir yanlışa düşeriz.

   c)Peygamberimizin bir şeyi borç olarak alması, savaşta zırh giymesi, yolculuklarında deveye binmesi veya

  

  49

  

 


49
Önceki                  Sonraki