Trabzon Devleti, Bizans İmparatorluğunun mirası olan idari teşkilat-lanmayı Herakliyus döneminde( 610-641) themalar sistemi kurulmuştu. Themaların başında bir vali bulunuyor ve valiler de imparatorluğa bağlı olarak vilayetlerini imparatorlarının yetkilerini kullanarak yönetiyordu. İmparator Theophilos (829-842) Rize, Trabzon ve Gümüşhane’yi içine alan yeni bir teşkilatlanmaya gitmişti.Bu dönemde Themalar thurmalara, thurmalar kaymakamlıklara, Kaymakamlıklar “bando” denilen küçük arazi birliklerine ayrılmıştı. Trabzon civarında bulunan ve trabzon’un fethine kadar varlığını sürdüren bandolar şunlardı: Harşit vadisi, Akçaabad çevresi, Trabzon, Maçka, Yomra, Sürmene ve Rize.(42)
Trabzon Devleti döneminde Nefs-i Rize denilen Rize kasabası, oldukça görkemli bir kalesi, büyük bir kilisesi, mal-mülk sahibi zenginleri olan bir yerdi. O zamanki Rize kasabası kale, ziraat bahçesi, Piri çelebi ve Eminettin mahallelerinden oluşan küçük bir yerleşim yeriydi. Çay Enstitüsünün olduğu yerde büyük bir kilise vardı. 195 hanelik kasaba da bu kilise ve kalenin etrafında yer almıştı.
1486 tarihli Trabzon sancağı Tupu Tahrir defterine göre; Rize merkezinde 195 hane, Ayas Randos isimli bir manastır, ikisi vakıf yedi değirmen, bir cevizlik ve bir bağlık bulunuyordu. Bu bağlıkta üretilen şıraların 26 saburu(43) Trabzon Tekfurunun, 16 saburu MedharKoroned adlı bir şahsın, 4 saburu da Aya Fukos manastırınındı. Medhar Koroned adlı zengin ve itibarlı kişi, Trabzon Sancağının ilk valisi Kasım Bey tarafından tarafından Rumeline sürülenler arasında yer alıyordu. Aya Fukos manastırı da Trabzon yakınlarında bir yerde idi(.44)
Rize sahil kesiminde yaşayan Hristiyanlar Ortodoks mezhebinde idiler. Dağlık kesimlerde de Gregoryan mezhebine mensup bir miktar ahali bulunuyordu. Rize ili hudutları dahilinde 30’dan fazla kilise vardı. Bunlardan yalnız ikisi Lozan Antlaşmasına kadar varlığını sürdürebilmişti.
1204 yılında kurulan Trabzon Rum Devleti ( İmparatorluğu da denir), başlangıçta Gürcü Krallığının himayesi ve desteğini görmüş ve daha sonraki devirlerde de Anadolu topraklarında siyasi birliğin sağlanamamasından istifade ederek , 257 sene gibi uzunca bir dönem tarih sahnesinde kalabilmişti. Trabzon devletinin önemli müdafilerinden biri de hiç şüphesiz zor geçit veren Karadeniz dağları olmuştu. Trabzonlu yöneticilerin gerek hısımlıklar kurarak, gerek ticari imtiyazlar vererek ve gerekse de vergi ödiyerek kurdukları ittifaklar, ve güttükleri akıllı siyaset uzun süre ayakta kalabilmelerini sağlamıştı.
3-VENEDİKLİ – CENEVİZLİ TÜCCARLAR VE DOĞU KARADENİZ BÖLGESİ
 42 -Mehmet Bilgin. Sürmene Tarihi
38
 43 -Sabur bir sıvı ölçeği idi. Bir sabur şıra, Osmanlı değer ölçülerine göre 20 akçe ediyordu.  44 -Rize merkezi için harita 4’e bakılabilir.
39
39 |