Bağımsızlığının kabulünden 9 yıl sonra, Kırım'ın Ruslar tarafından işgal edilmesi (1783), Doğu Karadeniz ve Kafkas bölgesini 200 yıl aradan sonra yeniden hareketlendirdi. Kırım'ı ele geçiren Ruslar daha güneye inmeye hazırlandılar. Güney Kafkasya ile ilgilenmeye başladılar. Goban nehri boyunca kaleler inşa ettiler ve Gürcistan'a inmek için Kabartaylar tarafından yol açtılar. Osmanlı devleti uzun süre ihmal ettiği bu bölgeyi elinde tutabilmek için çalışmalar başlattı. En önemli tedbirlerden biri bölge halkını yanına çekebilmekti. Bu amacı gerçekleştirebilmek için Ferah Ali Paşa isminde, peygamber tabiatlı bir zatı bu bölgeye vali olarak atadı. Bölge halkı çoğu ilkel dinlere mensup cahil insanlardı. Ferah Ali Paşa, Azak denizinin 10 km. kadar doğusunda, Goban nehri ağzında yer alan Anapa kalesini onararak tahkim etti; halk üzerine hiçbir baskı uygulamadan bunları Müslümanlaştırdı. 4 yıl gibi kısa bir sürede (1781 - 1785) Çerkez ve Abhaz kabileleri Müslümanlığı kabul ettiler. Bu kabilelerle birlikte Karadağlılar ve Kabartaylılar gönülden Osmanlılara bağlandılar. Ferah Ali Paşa buralarda Ruslara karşı birer iman kalesi oluşturdu. Gobon nehri boyunca Ruslarla temas başladı. Ruslar güneye inmek istiyor ve Anapa kalesini tehdit ediyorlardı. 1786 tarihinde Trabzon Valisi Kösem Mustafa Paşa 1000 neferle Anapa kalesine gitmek üzere görevlendirildi. Paşa bölgeden ancak birkaç yüz kişi toplayabildi ve Anapa'ya bu kuvvetle varabildi. Anapa'yı müdafaa etmek için yeteri kadar gayret sarfedilmiyordu. Kafkaslarda Osmanlılardan yana olan yerli kabileler, Rus saldırılarına karşı Anapa kalesinden ve İstanbul'dan yardım istediler. Anapa kalesinin gücü bu yardımı yapmaya elverişli değildi. İstanbul Hükümeti Canik mütesellimi Battal Hüseyin Paşa'yı 10 bin kişilik bir kuvvetle Anapa Kalesi üzerine gö(r11)evlendirdi. Battal Hüseyin Paşa, Anapa'ya gitmek istemiyordu. İşi ağırdan aldı. Kafkas kavimlerinin elçisi dönmek için gönderilecek yardımı bekliyordu. Paşa elçi ile birlikte ancak 300 kişilik bir kuvveti Kafkasya'ya gönderebildi. Ruslar saldırılarına devam ederek Anapa kalesini kuşattılar. Kaledekilerin gayreti ve çevre halkının yardımları ile bir kuşatma bertaraf edildi. Kafkas halkları yeniden yardım talep ettiler. Battal Hüseyin Paşa, padişah korkusu ile hareket edip, ancak birkaç yüz kişilik bir kuvvetle Anapa'ya varabildi. Rusların Anapa'yı ikinci kez kuşatması da yine bölge halkının desteği ile bertaraf edildi. Battal Hüseyin Paşa isteksiz olarak gittiği Gobon taraflarında Ruslarla sıcak temas kurdu. Bir kısım kuvvetlerinin bozguna uğraması üzerine de birkaç adamı ile birlikte Ruslara teslim oldu.
 11 -Battal Hüseyin Paşa Trabzon ve Erzurum valiliklerinde bulunmuş olan Canikli Ali Paşa’nın oğludur. Canik ve Şarkıkarahisar bölgesi bu canikli ailesinin hakimiyeti altındaydı.
110
110 |