sürdürür. Oldukça sağlam bir şekilde günümüze kadar gelebilen Güneysu İlçesi Kiremit köyü Aşağı Mahalle Camisi 1819 yılında yaptırılmıştı. Çok yakın bir zamanda yıktırılan bu cami ile 200 yıllık tarihi bir hatıra yok edildi. Kalkandere Zivane Camisinin yapılışı 1834 yılıdır. Sivil mimarî örneklerinden günümüze kadar gelebilen en eski eserlerden biri de Tuzcuoğulları Konağı olsa gerek. Derepazarı Çukurlu Köyü Camisinin avlusunda bulunan iptidai bir çeşmenin üzerinde eski harflerle yazılmış bir kitabe mevcuttur. "Hayrattan El-Hac Emin oğlu Ömer Usta" tarafından yaptırılan çeşmenin kitabesi 1240 / 1816 tarihini taşımakta ve aslında bu kitabesinin o yerde bulunan başka bir çeşmeden buraya taşındığı söylenmektedir. Ardeşen Yukarıdurak Köyünde bulunan dört musluklu bir çeşmenin orjinal kitabesi korunmaktadır. Oldukça eski bir zamanda 1222 / 1808 tarihinde yapılmış olan bu çeşme, varlığını sürdürebilen nadir eserlerden biridir. Bu dönemde kemer taş köprülerin yapımına da devam edilmiştir. Mahallinde yaşayan insanların şahitliğine göre Pazar Apso (Suçatı) köprüsünün 19. yüzyılın başlarında, Ardeşen Seslikaya köprüsünün 1840'lı yıllarda yapıldığını söyleyebiliriz. İnsana hayranlık uyandıran görkemli bir göl üzerinde gösterişli bir köprü olan Seslikaya köprüsünün yapılmasında, bu köyde yaşayan Şeyh Süleyman Efendi ile onun babası, ermişlerden Kulaberoğlu Timuh Molla Osman'ın oğlu Şeyh Hasan Usta'nın önemli teşvik ve katkıları olmuştu. Şeyh Hasan Usta, 1844 tarihinde vefat etmişti.
E- PROF. KARL KOCH'UN RİZE SEYAHATİ (1843)
Alman İmparatorunun hastalığını iyileştirecek olan tedavi edici bitkileri Rize'nin Kaçkar dağlarında araştırmak amacıyla botanikçi ve hekim Prof. Karl Koch, 1843 senesinde Türkiye'ye gelmişti. Padişahın iznini alan seyyah, iki yıl üst üste bölgeyi dolaşmış 1843 yılının Temmuz ve Ağustos aylarında Rize dağlarını gezmişti. Seyahat notlarını içeren eseri, hemşehrimiz Muzaffer Arıcı tarafından tercüme ettirilerek yayınlanmıştır. Şimdi de bu eserden yararlanarak dönemin Rize tarihine ışık tutmaya çalışalım : Trabzon'dan deniz yolu ile Rize'ye gelen Koch ve yardımcıları, sahildeki bir hana yerleşmişlerdi. O zamanlar sahilde birkaç dükkan ve işyeri bulunuyor ve üç yüz kadar ev, yarım ay şeklinde Rize'yi çevreliyordu. 137
137 |