I  II  III  IV  V  VI  VII  VIII  IX  X  XI  XII  1  2  3  4  5  6  7  8  9  10  11  12  13  14  15  16  17  18  19  20  21  22  23  24  25  26  27  28  29  30  31  32  33  34  35  36  37  38  39  40  41  42  43  44  45  46  47  48  49  50  51  52  53  54  55  56  57  58  59  60  61  62  63  64  65  66  67  68  69  70  71  72  73  74  75  76  77  78  79  80  81  82  83  84  85  86  87  88  89  90  91  92  93  94  95  96  97  98  99  100  101  102  103  104  105  106  107  108  109  110  111  112  113  114  115  116  117  118  119  120  121  122  123  124  125  126  127  128  129  130  131  132  133  134  135  136  137  138  139  140  141  142  143  144  145  146  147  148  149  150  151  152  153  154  155  156  157  158  159  160  161  162  163  164  165  166  167  168  169  170  171  172  173  174  175  176  177  178  179  180  181  182  183  184  185  186  187  188  189  190  191  192  193  194  195  196  197  198  199  200  201  202  203  204  205  206  207  208  209  210  211  212  213  214  215  216  217  218  219  220  221  222  223  224  225  226  227  228  229  230  231  232  233  234  235  236  237  238  239  240  241  242  243  244  245  246  247  248  249  250  251  252  253  254  255  256  257  258  259  260  261  262  263  264  265  266  267  268  269  270  271  272  273  274  275  276  277  278  279  280  281  282  283  284  285  286  287  288  289  290  291  292  293  294  295  296  297  298  299 



   Rize’nin de içinde bulunduğu Doğu Karadeniz Bölgesi hakkında söylediklerini aşağıya aynen alıyorum.

   “Trapezus ve Phanakiaüst tarafında Tibaranoi, Khaldaioi ve eski zaman-larda Makronlar (Makrones) denen Sannoi kavimleri ve Küçük Armenia bulunur; ve erken devirlerde Kerkitai denen Appaitai kavmi bu bölgelere oldukça yakın bir yerde yer alır. Bu insanların memleketini iki dağ kateder. Yalnız yukarı Kolhis’teki Moskia dağları (Tepeleri Heptakometia kavmi tarafından işgal edilmiştir.) ile birleşen ve çok kayalık olan Skydides dağı değil, fakat aynı zamanda Sidene ve Themiskyra bölgesinden Küçük Ermenia’ya uzanarak Pontus’un doğu tarafını meydana getiren Pariadros dağı da vardır. Şimdi bütün bu dağlarda yaşayan insanlar tamamiyle vahşidir. Fakat Heptakometai kavmi daha kötüdür. Bazıları da ağaçlarda vve seyyar kulelerde yaşarlar. Bu kulelere “Mosynoi” dendiğinden antik devirde bu insanlar Mosynokoi olarak adlandırılmıştır. Bunlar vahşi hayvan eti ve ceviz yiyerek yaşarlar ve kulelerden atlayarak yolculara taarruz ederler. Heptakometai kavmi, Pompeis’un ordusu dağlık memleketten geçerken, üç Roma bölüğünü imha etmiştir. Ağaç sürgünlerinden elde edilen deli edici balı kaselerle yol üzerine bıraktılar ve askerler bunu içip de şuurlarını kaybedince onlara taarruz ederek kolayca bertaraf ettiler. Bu vahşilerin bir kısmına da Byzeres denir.”

   Gerek Strabon’un ve gerekse diğer ilkçağ yazarlarının bölgede varlığından bahsettikleri kavimlerin yerleri Harita-I’de gösterilmiştir.

   Strabon, bölgede yaşayan Sanni’lerin, eski yazarların Makron dedikleri kavim olduğunu söylüyor. Makronlar, Ksenofon’un Bayburt’tan Trabzon’a gelirken dağlarda yaşadığını söylediği kavimdir. Makronlardan daha sonra da Byzeresler var. Strabon, Ksenofon’un Karadeniz’in sahil kesiminde varlığından bahsettiği Kolh’ları zikretmiyor.

   Buradaki Sanniler, Gürcülerin Tzan veya Çan dediği kavimler olmalı. Gürcüler kendilerinden olmayan kavimlere Çan derlerdi. Rivayete göre buradaki Çanlar zamanla batıya göç ederek Samsun ve çevresine adlarını vermişlerdi ve bu çevreye Canik denmesinin sebebi de buydu.

   Bu metinde geçen Heptokometai terimi, Sürmene Tarihi yazarı Mehmet Bilgin’e göre “yediköylüler” anlamına gelmektedir ve bu Yediköylüler, Rize’nin İkizdere dağlarında yaşayan kavimleri işaret eder. Gerçekte Osmanlılar, İkizdere bölgesini Arapça yeriköylüler anlamına gelen Kuraiseba kelimesiyle adlandırıyorlardı. Bu adın çok eski bir Latince terimden tercüme edilmiş olması kuvvetle muhtemeldir.

  17

  

 


17
Önceki                  Sonraki