valiliklerinde bulundu. Rize ayanı Tuzcuoğlu Memiş Ağa da kapucubaşılık
rütbesiyle Lazistan Sancağı mütesellimliğine getirilmişti. Devlet bunlarla başa çıkamayacağını anlayınca, ayanlığı bir düzene koymaya çalıştı. 1726 yılında çıkarılan bir fermanla ayanlığın seçimle olması kararlaştırıldı. Halk toplanıp ayanın kim olacağını seçecek ve seçilen bu şahıs padişahın izniyle ayanlığa atanacaktı. Ayanlık seçimleri zaman zaman çok sert ve mücadeleli geçiyor bazen de güçlü olan kazanıyordu. 18. yüzyılın ikinci yarısında çoğu vilayet, sancak merkezi, kaza ve kasabalarda ayanların iş başında olduğunu görüyoruz. Ayanlık, halk tarafından seçilen ve devlet karşısında halkın temsilcisi olarak görevler üstlenen demokratik bir kurum mudur? Aslında demokratik bir kurum olması gereken ayanlık bu istikamette gelişmedi. Ayanlığa seçilenler, vergi toplama ve diğer görevleri yerine getirmede kendi çıkarlarını düşünerek halka kötülük eder oldular. Kadılar, alaybeyi ve diğer devlet görevlileri ile işbirliği yaparak üslendikleri işlere karşılık "Tekalif-i Şıkka" denilen haksız vergiler toplamaya koyuldular. Kadılar da verilen görevleri yapabilmek için kendi gibi etkili insanlarla ve mütegallibe ile işbirliği yapmayı yeğlediler. Böylece halkın sırtından geçinen bir sürü mütegallibe türedi. 18. yüzyıl boyunca, bu ağa ve ayanların birbirleri ile mücadeleleri ve halk üzerine uyguladıkları zulüm nedeniyle yerlerini ve yurtlarını terkederek büyük şehirlere ve bazı emniyetli yerlere göç ederek izini kaybettirenler olmuştu. Ayanlık sistemi alınan bazı tedbirlere rağmen yok edilememiş, 19. yüzyılda da varlığını devam ettirmişti. Tuzcuoğulları isyanı dolayısıyla bölgede etkin olan ağa ve ayanlardan tafsilatıyla bahsedilecektir. Bu isyanlar 19. yüzyıl başlarında vuku bulmuşsa da sistemin kökleri 18. yüzyıla uzanmaktadır. 1596 tarihinde patlak veren Celali isyanlarına Trabzon'da etkin olan Murathanlılar ailesi de katılmıştı. Akkoyunlu Devletinin son hükümdarı Murat Han'ın soyundan oldukları iddia edilen Murathanlılardan Ali, Mustafa ve Abdurrahman kardeşler çevrelerine bazı eşkıyaları toplayarak valiyi dinlemiyor kendi başlarına buyruk davranıyorlardı. Trabzon eyaletinin her tarafına yayılmış olan eşkıyalık ve asayişsizlik halkı fevkalade rahatsız ediyordu. 1607 tarihinde Trabzon valiliğine, isyancılardan Murathanlı Ali Paşa getirildi. Kendisine sorumluluk verilerek şerrinden korunmak, gücünden yararlanılmak istenmişti. Celalilere son darbe vurularak isyanlar bastırılınca (1608) Murathanlı kardeşler birer bahane ile Bayburt'a çağrılarak öldürüldüler. Trabzon'un doğusunda sivrilen bazı Laz beyleri ile Trabzon'un batısında sivrilen bazı Çepni beyleri yanlarında silahlı insanlar besliyor ve birbirleri ile
108
108 |