fazla sürmedi ve 1783 tarihinde Ruslar tarafından işgal edilerek bağımsızlığına son verildi. 7- 1787'de Amerika Birleşik Devletleri kuruldu, 1789'da Fransız ihtilalı oldu. 1798'de Napolyon'un yönetimindeki Fransız kuvvetleri Mısır'a girdi.
B- 18. YÜZYILDA YEREL YÖNETİCİLERİN ETKİLERİNİN ARTMASI VE AYANLIK SİSTEMİ
"Osmanlı İmparatorluğunda Ayanlık" adlı eseriyle Prof. Dr. Yücel Özkaya, 18. yüzyılın sosyal ve idari yapısı konusunda ayrıntılı bilgiler vermektedir. 1683 Viyana bozgunu ve onu takip eden savaşlar, 1699 yılına kadar sürdü ve Osmanlı İmparatorluğu Avrupa'da topraklar kaybederek ve gücünden yitirerek 18. yüzyıla ayak bastı. Bu savaşlar sırasında ve bunu takip eden İran muharebeleri boyunca, devletin taşra üzerindeki etkisi azaldı. Savaştan kaçan askerler, azledilen veya idam edilen paşaların serbest kalan kapı halkları, ülkede başıboş dolaşmaya başladı. Bu başıboş insanlara o zamanlar "türedi" ismi veriliyordu. Zamanın türedileri yapacak işleri olmadığı için eşkıyalık ve zorbalıkla halkın malını gasp etmeye koyuldular. Bazıları eşkıyalıkta sivrildi, kendi başına hareket eder oldu. Diğerleri ya eşkıyalara, ya ayanlara, ya da devlet büyüklerine sığındı. Taşrada düzen bozuldu. Zorbalık ve mütegallibelik arttı. Bu durum; valilerin, sancak beylerinin ve kazalarda kadıların güçsüz kalmasına, halktan bazı kişilerin bey, ağa ve ayan adı altında, yönetim ve halk üzerindeki etkilerinin artmasına sebep oldu. Devlet zamanla vergilerin toplanması, eşkıyaların cezalandırılması, askerleri kuvvet oluşturulması ve teçhizi gibi görevleri toplumda sivrilen bu insanlardan istemeye başladı. Böylece toplumda sivrilen bu insanlar, adeta devletçe resmen tanınmış oldular. Devletin bu tutumu onları şımarttı. Yaptıkları hizmetlere ve görevlere karşılık halktan ilave vergiler talep ettiler. Bozulan tımarları ele geçirdiler. Mal, mülk ve zenginliğin yanında; çevrelerinde toplanan ve bunlara sığınan bazı kimselerin desteğiyle de güçlerine güç kattılar. İyilikleri yanında kötülükleri de oldu. Halka zulmettiler ve devlet mekanizmasını çalışamaz duruma getirdiler. Bunlardan bazıları mütesellim veya voyvoda adı altında sancaklara yönetici olarak atandı. Devlet tarafından verilen rütbelerle desteklendiler. Kapucubaşılık ve vezirlik rütbeleri alanlar oldu. Kapucubaşılar sancaklara mütesellim, vezirler ise eyaletlere vali olabiliyordu. Samsun bölgesinde sivrilen Canikli ailesinden birkaç kişi paşalık rütbesiyle Trabzon ve Erzurum
107
107 |