Gaziantep Mebusu Kılıç Ali, Aydın Mebusu Reşit Galip, Rize Mebusu Ali (Ali Zırh olmalı) Yargılama üç gün sürdü. 14 Aralık günü mahkeme kararını verdi ve karardan iki saat sonra idam hükümleri infaz edildi. İdamların Dalyan Camisi önünde, deniz kenarında bir yerde, yerine getirildiğine dair rivayetler vardır. Bu mahkemede yargılanan 143 sanıktan 8'i idama, 14'ü on beşer yıla, 22'si onar yıla, 19'u beşer yıla mahkum edildiler. Diğerleri beraat e(t2)ti. Bu olaylarla ilgili olarak Rize'de idam edilen sekiz kişinin isimleri şunlardır: Hareketin reisi olarak kabul edilen Ulucami İmamı Hafız Şaban Hoca, Hareketin silahlı önderlerinden Mahalle Muhtarı Tarakçıoğlu Yakup Çavuş ile İslahiye İmamı Hacı Hasan Efendi, Jandarma karakolunu basan belediye bekçisi Kadir Ağa, Peçeli oğullarından Muhammet, Kamburoğlu Hafız Mahmut, Tarakçı oğullarından nakşi şeyhi Şeyh Numan Sabit Efendi. Bu olay münasebetiyle yargılananlar arasında Merkez Camii İmamı Hafız Kamil yanında medreselerin açılması ile ilgili dilekçeyi kaleme alan Rize Asliye Mahkemesi Başkâtibi Hafız Osman Efendi ile kardeşi Avukat Hulusi Bey'de bulunuyordu. Hafız Osman Efendi ile Avukat Hulusu Efendi 1933 yılında çıkan bir aftan yararlanarak serbest kaldılar. 30 Aralık 1925 tarihli Cumhuriyet Gazetesi, idam edilen sekiz kişiyi resimleriyle verdikten sonra bu konuda şunları yazmaktadır: "Rize'den matbaamıza yazılıyor: Köy imamlarının ve bazı mürtecilerin teşviki ile 25-26 Teşrinisinde başlayan isyan, Cumhuriyetin azm ve satveti neticesinde süratle bastırıldı. Bu hareket-i musalahanın seri bir surette itfasında gayur ve fedakar Vali Hurşit Bey ile Jandarma Kumandanı Binbaşı Yusuf Bey, büyük himmet ve gayretleri sebkat etmiştir (ileri gitmiştir). Hamidiye Kravözörünün der-akab (hemen) Rize’ye gelmesinin de isyanın tenkilinde (cezalandırılıp sindirilmesinde) büyük tesiri görülmüştür. Hulasa, Rize vilayetinde başlayan bu irticai hareket pek kısa bir zaman zarfında tamamen imha edilmiş, halk Cumhuriyet idaresinin satvet ve azametini anlamış, her tarafta sükûnet avdet etmiştir. İsyan mıntıkasındaki halk, ellerindeki binlerce silahı hükümete teslim sureti ile iğfal edildiklerini kemal-i teessürle arz etmişler ve müşevvikleri lanetle yâd etmişlerdir. Şimdi vilayetin her tarafında fevkalade bir sükunet mevcut olup herkes işiyle ve gücüyle meşgul olmaktadır.
5. RİZE MİLLETVEKİLLERİ
 2 -Ahmet Nedim: İstiklal Mahkemeleri Zabıtları. Ankara-1993
214
215 |