1  2  3  4  5  6  7  8  9  10  11  12  13  14  15  16  17  18  19  20  21  22  23  24  25  26  27  28  29  30  31  32  33  34  35  36  37  38  39  40  41  42  43  44  45  46  47  48  49  50  51  52  53  54  55  56  57  58  59  60  61  62  63  64  65  66  67  68  69  70  71  72  73  74  75  76  77  78  79  80  81  82  83  84  85  86  87  88  89  90  91  92  93  94  95  96  97  98  99  100  101  102  103  104  105  106  107  108  109  110  111  112  113  114  115  116  117  118  119  120  121  122  123  124  125  126  127  128  129  130  131  132  133  134  135  136  137  138  139  140  141  142  143  144  145  146  147  148  149  150  151  152  153  154  155  156  157  158  159  160  161  162  163  164  165  166  167 



  

  E-CAİZ, SAHİH, FASİD VE BATIL TERİMLERİ ÜZERİNE

  Fıkıh kitaplarında çokça karşımıza çıkan caiz, sahih, fasid ve batıl gibi hukukî terimlerin, hadis kitaplarında fazlaca yer almadıklarını görüyoruz. Nitekim caiz kelimesi Kütüb-i Sittede sadece 28 yerde geçerken, batıl, sahih ve fasit gibi hukuk terimlerine nerede ise hiç rastlamıyoruz. Bunlar, muamelat sahası, fıkıh adı altında bir ilim haline gelirken, ortaya çıkmış terimler olarak gözükmektedir. Bu durum, fıkhın bütün hükümlerini ilahi iradenin açılımı olarak gören ve böylece bunları kutsallaştıran görüşlerle örtüşmemektedir. Kur’anı Kerimde çokça kullanılan batıl kelimesine gelince, bu terim Kur’an-ı Kerimde, hukukta kullanıldığından farklı olarak, bilginin yanlış olduğu anlamına gelir.

  

  4-ŞER’İ DELİLLER VE İSLAM DİNİNDE ÇIKARIMLAR YAPMAK ÜZERİNE

  Bundan uzun bir zaman önce, İstanbul’un büyük camilerinden birinin meşhur ve genç bir imamı, bir konuşmasında sakal bırakmanın farz olduğunu söyleyerek, bunu şer’i delillerle delillendiriyor ve sakal bırakmanın farziyetinden hareketle, kendince bazı dinî sonuçlara varıyordu. Bu hocamız diyordu ki: Peygamberimiz(as), farzlar ve haramlar koyabilir. Yine diyordu ki, Peygam-berimizin sakal bırakmış ve sakalını hiç kesmemiştir. Nasıl ki, Peygamberimizin öğle namazını dört rekat kıldığı sabitse, sakal bıraktığı ve sakalını kesmediği de sabittir. O halde sakal bırakmanın farz olduğu ve sakalı kesmenin de haram olduğu açık bir şekilde ortadadır. Sakalı kesmek haram olduğuna

  

  35

  

 


35
Önceki                  Sonraki