I  II  III  IV  V  VI  VII  VIII  IX  X  XI  XII  1  2  3  4  5  6  7  8  9  10  11  12  13  14  15  16  17  18  19  20  21  22  23  24  25  26  27  28  29  30  31  32  33  34  35  36  37  38  39  40  41  42  43  44  45  46  47  48  49  50  51  52  53  54  55  56  57  58  59  60  61  62  63  64  65  66  67  68  69  70  71  72  73  74  75  76  77  78  79  80  81  82  83  84  85  86  87  88  89  90  91  92  93  94  95  96  97  98  99  100  101  102  103  104  105  106  107  108  109  110  111  112  113  114  115  116  117  118  119  120  121  122  123  124  125  126  127  128  129  130  131  132  133  134  135  136  137  138  139  140  141  142  143  144  145  146  147  148  149  150  151  152  153  154  155  156  157  158  159  160  161  162  163  164  165  166  167  168  169  170  171  172  173  174  175  176  177  178  179  180  181  182  183  184  185  186  187  188  189  190  191  192  193  194  195  196  197  198  199  200  201  202  203  204  205  206  207  208  209  210  211  212  213  214  215  216  217  218  219  220  221  222  223  224  225  226  227  228  229  230  231  232  233  234  235  236  237  238  239  240  241  242  243  244  245  246  247  248  249  250  251  252  253  254  255  256  257  258  259  260  261  262  263  264  265  266  267  268  269  270  271  272  273  274  275  276  277  278  279  280  281  282  283  284  285  286  287  288  289  290  291  292  293  294  295  296  297  298  299 



   GÖNYE KALESİNİN KAZAKLAR TARAFINDAN İSTİLASI VE KURTARILMASI Gönye, Çoruh nehri ağzında küçük bir bölgedir. 1509 tarihinde fethedilmiş, daha sonra buraya bir kale ve cami yaptırılarak askeri bir üs olarak kullanılmıştı. Batum Sancağı kurulduktan sonra da zaman zaman bu sancağın merkezliğini yapmıştı.
Gönye Kalesi Kazaklar tarafından istila edildiğinde (1637 yılı) bir görevle Erzurum taraflarında bulunan Evliya Çelebi,Tortum kazasında bulunuyordu. Gönye'nin istila edildiğine dair haber Tortum'a gelir gelmez, Tortum Paşası ile birlikte Gönye'ye gelen Evliya Çelebi, kalenin kurtarılması hareketini bütün tafsilatıyla anlatmıştır. Evliya Çelebi şöyle başlıyor :
"Tortum askeri ile Erzurum'a gitmek için büyük bir kalabalık toplanmışken Karadeniz kıyısındaki Gönye Kalesini Rus Kazaklarının ansızın istila ettikleri haberi, Seydi Ahmet Paşa'ya geldi. Paşa hemen zırhını giydi." Paşa yüz kişi hafif asker toplayıp kuzeye yöneldi. İki gün sonra Gönye toprağına girildi. 3000 kadar giyimli, silahlı Meğril aznavurları, Gürcü ileri gelenleri geldiler.
Sabahleyin "Karadeniz kıyısındaki Gönye Kalesine vardık." Kazaklar kaleye yerleşmiş ve 70 kadar şayka kayıklarını da kalenin eteğine bağlamışlardı. Bir hayli mücadele oldu. Önce kale duvarlarına bağlı şaykalar, askeri ile teslim alındı. Sonra kazakların hücumları oldu. Batum sancağından yeni Laz kuvvetleri geldi ve birkaç gün sonra kale geri alındı. Bu olayda 140 kadar şehit verildi.
Erzurum Valisi 7000 kadar seçme askeri 5 günde Gönye'ye gönderdi ise de askerler geldiğinde kale geri alınmıştı. Erzurum askerinin başında Kars Paşası Baki Paşa ile Pasin Sancağı beyi Kenan Paşa bulunuyordu. Bu harekata Kemah, Erzincan, Tercan, Kelkit, Koyluhisar, Hacı Murat Kalesi, Gümüşhane, Bayburt, Hınıs, İspir, Tekmeli, Kuzucan, Tortum, Mecingirt, Hamerduvan sancakları da komutan ve erleri ile katılmıştı.
"Ertesi gün seher vakti Gönye kalesinin güney tarafında, Hopa ve Rize yönünden deniz kıyısında büyük bir alay peyda oldu. Meğer Trabzon paşası 3000 asker, 70 tane sandal, 100 kadar menkesle ile asker, yiyecek, 10 tane sahi top getirerek Gönye kalesinin yardımına gelmiş." diyen Evliya Çelebi, Trabzon Beylerbeyinin bu gecikmesinden dolayı nasıl cezalandırıldığını anlatır.
Tortum Sancak Beyi Seydi Ahmet Paşa, 7 günlük gecikme ile Gönye imdadına geldiği için Trabzon Beylerbeyini azarladı ve Trabzon kuvvetleri ileri gelenlerinden 70 kadarını alıp Gönye Kalesine hapsetti. Kendi eyaleti içinde bulunan bir kalenin imdadına geç geldiği için Trabzonluları şikayet babında padişaha bir mektup hazırladı. Bu mektubun padişaha gönderilmemesi için diğer paşalar araya girdiler. Seydi Ahmet Paşa üç gün süren bir pazarlık sonunda zorlukla ikna edildi. Seydi Ahmet Paşa'nın

  99

  

 


99
Önceki                  Sonraki