2- ATİNA KAZASI
Atina kazası Trabzon'un doğu yönünde ve Trabzon'a karadan yirmi dokuz saat mesafede vaki ve 2313 hane ile 12.800 dönüm araziyi ve 37.279 nüfusu camidir. Adı geçen kazanın merkezi olan Atina kasabası dahi kadim bir kasaba olup, putperestler zamanında oranın mabudu olan puta "Atinas" denildiği cihetle, ismi Atina kaldığı ve eski zamanlarda Yunanistan prenslerinden birisinin özel bir gemi ile Karadeniz seyahatine çıktığı zaman burasını da Yunan kralının hükümet merkezi olan meşhur Atina gibi ünlü bir şehir zannederek oraya yanaştığında zannının pek yanlış olduğunu anlayınca, adını değiştirmeye çalıştığı ve hatta (Atona) ve yahut (Atos) gibi isimler vermiş ise de hala eski adıyla anılmakta bulunduğu Trabzon Tarihi'nde yazılıp, anlatılmıştır. (Bu metinlerde Trabzon tarihi dediği eser Şakir Şevket'in 1877 tarihinde yayımladığı Trabzon Tarihi olmalıdır.) Kaza dahilinde buğday, arpa, mısır, pirinç, fasulye, fındık, keten gibi mahsulat çıkmaktadır. Ahalinin bir kısmı rençper ve bir kısmı da tüccar ve esnaflardır. Dahili kazalarda bulunan sahillerde bir sene zarfında bin ile iki bin raddesinde yunus balığı avlanmakta ve bundan istihsal edilen yağın okkası ortalama bir fiyatla yüz paraya satılarak ahalinin birtakımı geçimini bu sayede temin etmektedir. Kaza dahilinde her hafta cuma günleri pazar kurularak ipekten mamul keten ve yünden mamul şal ve hayvandan sığır, koyun, keçi satılmaktadır. Kaza dahilinde bulunan nehirlerde tadı güzel bir cins alabalık avlanırsa da iş bu balıklar meyanında havyar ve yumurta gibi şeyler istihsal olunur. Nevileri yoktur. Adı geçen kazaya tabi Hemşin nahiyesinde bir kaplıca mevcut olup, yel illetine faydalı ve tesiri tecrübe ile bilinmektedir.
E- SALNAMALERDEN HABERLER
Bölgenin tarihine ışık tutan Trabzon Vilayeti Salnameleri, Rize ve bağlı birimleri hakkında önemli tarihi bilgiler içermektedir. Şimdi bu bilgilerden bazılarını tarih sırasına göre takip edelim. 1- 1878 tarihli salnameye göre "Mapavri Nahiyesinin yalı kenarlarındaki duvarları öyle pek eski şey olmayıp, Çerkezlerin haçepe tabir olunan kayıkları ile bu havaliyi yağmaya geldikleri zaman bunlara mukabele için istihkâm suretinde yapılmış şeylerdir." Cevdet Paşa Tarihinin verdiği
164
164 |