Bir sene zarfında kaza dahilinde iskelelere gelip giden sefain 915 kotra, 32 sandal, 2 barik, 2 guletten (iki direkli yelkenli) ibaret olduğu gibi mezkür iskelelere mensub, merakib-i sağırenin miktarı da195 adede baliğ olmaktadır.
3. HOPA KAZASINA DAİR MALUMAT-I UMUMİYE
Hopa Kasabası Lazistan sancağına tabi yine bu namdaki kasabanın merkezi olup manzarası vilayetin bütün kasabat-ı sahiliyesine benzer. Sahili bir dereceye kadar düzlük ise de arazi hemen o noktadan itibaren ve tedricen kesb-i irtifa eder. Yazın en sıcak mevsimlerde bile havanın daima ratip bulunması sayesinden otların hudareti uzun müddet sürdüğünden etrafın yeşillikler arasında görünmesi pek latiftir. İlkbahar ile yaz rutubetli ve yağmurludur. Sonbahar her yerde olduğu gibi burada da en güzel mevsim olup Kânunievvel nihayetlerine kadar sürer. Kış, Kânunisinden Mart nihayetine kadar imtidad eder ise de deniz şiddetini tadil eder. Dehşetli havalar her vakit olmaz. Merkez-i kaza olan Hopa kasabasıyla köylerinde mütemekkin ahali zükür ve enas 10 070 ve kazaya mülhak Arhavi Nahiyesinde 13 913 ve Viçe nahiyesinde dahi 9 700 nüfustan ibaret yekünü 33 683 nüfusa baliğ olmaktadır. Ve umumu İslâm’dır. Kasabalarda terzilik. demircilik, bakırcılık gibi sanayi ile meşgul bulunanlar Sürmene kazası ahalisinden olan Rumlardır. Kaza ahalisi ziraat-i adiye ve ticaretle, gemicilikle, bakırcılık, dülgerlik ve çobanlıkla te’min-i maişet ederler. Merkez kaza ile mülhak nahiyelerinden bir çok halk, Kafkasya ve Kırım’ın muhtelif şehirlerine ve Roman’ya ve Bulgaristan ile sair Memalik-i Şahaneye gidip oralarda ahz ü ita alışveriş ve kayıkçılık, marangozluk, balıkçılık ve tütüncülük ve amelelikle meşgul olurlar. Hopa ile Arhavi ve Viçe Nahiyeleri ahalisinden hükümet işlerinde ve büyücek ticarette bulunanlar palto ve pantolon giydikleri halde ehli kura köylüler ile beraber sair halk umumiyetle yerli mamulattan olan şiyaktan zipka ve mintan giyip başlarına da başlık sararlar ve her memleket halkından ziyade kendilerine yakıştırırlar. Laz cinsine mensup ve umumiyetle zeki ve gayet çalışkan olan ve okumak ve yazmak hevesinde dahi diğer mahallere müreccah bulunan bu ahalinin ne kadar hadid-ül-anaç ve birbirleriyle mütemadiyen muhasebeye mail ve adim-ül imtizaz adamlar oldukları malumdur.(Bu ahalinin ne kadar öfkeli tabiatlı, birbirlerine kavgaya eğilimli ve geçimsiz insanlar oldukları bilinmektedir.)
177
177 |