32
olma sıfatıyla uyuşmaz. Ben bu ayeti, “Allah her şeyin yaratıcısı” olduğu ayetini, geçtiği sürenin bütünü göz önünde bulundurarak şu şekilde anlıyorum: Allah nesneleri, olayların kanunlarını, bu konudaki kuralları, hangi fiillerin iyi veya kötü olduklarını yaratıyor.
Nitekim bu sürede kulun sorumlu olduğu fiiller ve Allah’ın yarattıkları şeyler bir bir sayılmakta ve bu konularda Cenab-ı Hak şöyle buyurmaktadır:
Zümer süresinde geçen kulun fiilleriyle ilgili ayetler:
….Allah’a has olarak kulluk et. – Hiçbir günahkar diğerinin günahını çekmez. – Eğer şükrederseniz sizden bunu kabul eder. – Rabbinize karşı gelmekten sakının.- Bu dünyada iyilik yapanlara iyilik vardır. - Sabredenlere mükafatları hesapsız verilecektir. – Ey kullarım yalnızca benden korkun. – Tağuta kulluk etmekten kaçının. – Kötülükten sakınanlar, iyilik edenler,- De ki: “Ey kavmim! elinizden geleni yapın, doğrusu ben de yapacağım. Artık kim doğru yolu seçerse kendi lehinedir; kim de saparsa kendi aleyhine sapmış olur. – Herkes ne yaptıysa karşılığı tastamam verilir.
Burada sayılan fiiller, Allaha değil O’nun kullarına ait bulunmaktadır.
Allah, aynı surede kendi yarattığı şeyler konusunda da şunları buyurmaktadır:
Allah gökleri, yeri, geceyi ve gündüzü, insanı, hayvan-ları. Sonra gökten su indirmeyi, türlü türlü renklerde ekinleri, ölümü, cennet ve cehennemi, kıyameti, hesabın görülmesini.
Bu yaratılan şeyler arasında da kulların fiillerine ait bir şey bulamıyoruz.
Ehl-i sünnet, Mu’tezileyi reddedeceğim diye, halk etme fiiline veya Allah’ın Halik olma sıfatının kapsamına olduğundan farklı manalar vermeye çalışmaktadır.
32 |