1  2  3  4  5  6  7  8  9  10  11  12  13  14  15  16  17  18  19  20  21  22  23  24  25  26  27  28  29  30  31  32  33  34  35  36  37  38  39  40  41  42  43  44  45  46  47  48  49  50  51  52  53  54  55  56  57  58  59  60  61  62  63  64  65  66  67  68  69  70  71  72  73  74  75  76  77  78  79  80  81  82  83  84  85  86  87  88  89  90  91  92  93  94  95  96  97  98  99  100  101  102  103 



  

  100

  

      Kader konusunda bir başka şiiri de şöyle:

  

      Dua etmenle kaderin elbette değişmez

  Ancak onunla belki sen değişirsin

  Benliğinde eğer inkılap ortaya çıkarsa

  Şaşılacak şey değil; dört yönü değiştirirsin.

  

  İkbal doğulu insanların önce kendilerini değiştir-melerini istiyor. İnsanlar kendilerini değiştirirse çevreleri de kendiliğinden değişmiş olur. Bunun için şüphesiz ki güçlü bir irade gerek.

  Taklitçiliğe karşı da şöyle diyor: “Bir kere de kendini kendi ateşinle yak.”

  Kendini kendi ateşinle yakarsan kendini ve toplumu değiştirirsin. Sünepelikten kurtulursun. Yeni bir medeniyetin tohumlarını atarsın.

  İkbal Şarktan Haber adlı eserinde de şöyle diyor: (Ali Nihat Tarlan’ın tercümesiyle)

  “Ayağına takdir zincirini vurma. Bu dönen feleğin altında bir yol vardır. Eğer inanmıyorsan kalk, bul. Zira adımını atarsan bir dönüp dolaşacak yer bulursun.”

  İkbal diyor ki şu ayağını bir kaldır, bir adımını at.

  İkbal’in bu mihvalde bir başka şiiri de şöyle:

  Hayatın sırrını mı arıyorsun? Onu ancak ıztırapta bulabilirsin. Denize yan gelip oturmak ırmak suyuna ayıptır.

  Bir başka şiiri de bu mealde:

  “O yolcunun azim ve iradesine kurban olayım ki, dağ, çöl ve denizi olmayan bir yola ayak basmaz.”

  İkbal şunu da söylemektedir:

       “Kendi kaderini kendi kaleminle yazarsın diye

  Allah kalemi ve senin alnını boş bırakmıştır.”

  

  

 


100
Önceki                  Sonraki