1  2  3  4  5  6  7  8  9  10  11  12  13  14  15  16  17  18  19  20  21  22  23  24  25  26  27  28  29  30  31  32  33  34  35  36  37  38  39  40  41  42  43  44  45  46  47  48  49  50  51  52  53  54  55  56  57  58  59  60  61  62  63  64  65  66  67  68  69  70  71  72  73  74  75  76  77  78  79  80  81  82  83  84  85  86  87  88  89  90  91  92  93  94  95  96  97  98  99  100  101  102  103 



  

  

  

  ZEKÂT/SADAKA KONUSUNDA NİSAP MİKTARI YANİ ZENGİNLİK ÖLÇÜSÜ DEĞİŞEBİLİR Mİ?

  

  Bir malın azından zekât/sadaka alınmaz. Bir maldan zekât/ sadaka alınabilmesi için o malın zenginlik ölçüsü sayılan belli bir miktara ulaşması gerekir. İşte zenginlik ölçüsü sayılan o miktar mala nisap miktarı denir. Peygamberimiz(s.a.s) hububat ve hurmada beş veski , parada 200 dirhem gümüşü, devede beş, sığırda otuz, koyunda kırk hayvan miktarını zenginlik ölçüsü yani nisap miktarı kabul edip bunlardan belli ölçülerde zekât/sadaka alınmasını emretmiştir. Rafta bekleyen ticaret malları ise buna kıyas edilmiştir. Nisap miktarına malik olmayan maldan zekât/sadaka alınmaması bir bakıma zorunlu olan ihti-yaçlardan zekât/sadaka alınmaması demektir. Bu asgari ücretten vergi alınmaması gibi bir şeydir.

  Nisap miktarı değişir mi? Bu konuda müçtehit dediğimiz imamların görüşleri ne merkezdedir? İlk dönemlerde bu konu ile ilgili farklı uygulamalar olmuş mudur?

  Zekât/sadakalar konusu ele alındığında İslam âlimlerinin oldukça tutucu davrandığını söyleyebiliriz. Zekât/sadakalar meselesi bir ibadet olarak algılandığından, bu konuda Peygamberimiz(s.a.s)in koyduğu esasların dışına çıkılmamaya gayret edilmiştir. Lakin devletin diğer gelirleri söz konusu olduğunda - haraç ve cizye gibi- farklı uygulamalar ve görüşlerle karşılaşabiliyoruz.

  

  85

  

 


85
Önceki                  Sonraki