1  2  3  4  5  6  7  8  9  10  11  12  13  14  15  16  17  18  19  20  21  22  23  24  25  26  27  28  29  30  31  32  33  34  35  36  37  38  39  40  41  42  43  44  45  46  47  48  49  50  51  52  53  54  55  56  57  58  59  60  61  62  63  64  65  66  67  68  69  70  71  72  73  74  75  76  77  78  79  80  81  82  83  84  85 



  

  58-Sünbül, acaba neden kıvırcık saçlarını etrafa saçıp duruyor. Galiba beni, aşkının zincirlerine vurarak esir edecek.49

  59-Gittikçe parlaklık kazanan o zarif gül, ne var ki, beni de yeşilliğin50düşkünü haline getirdi.

  60-Ey tâze gül, eğer halimi anlamak istiyorsan sakın hiç beni bana sorma, çünkü bağırıp-çağırışlarım zaten sana halimi arz etmektedir.51

  61-Musabaka meydanında bülbülle yarışmaya girsek, o yanık sesli bülbül, aşk konusunda benimle yarışmaz.52

  62-Ne o gül yanaklıyı seyretmek ne de gül bahçesini görmek gönlümü tatmin ediyor. Benim arzumu sadece âşıkların sultânı53 teskin edebilir.

  63-Ey vefalı gül bahçesi, dilerim ki o taze gül, hiçbir zaman sohbet meclisinden beni ayrı bırakmaz.54

  64-Genç hizmetçi, güzel gözlü nergisi sohbet meclisine yerleştirmiş de meclisin hizmetkârı olarak beni niçin farketmiyor.55

  65-Vücudum bir gemi, gönlümün aşk arzusu ise onun kaptanıdır. Ey kaptan, şimdi hava güzeldir. Beni o sahile bırak.56

  

  49-“Sünbülün kıvırcık saçlarını etrafa saçması” ile zâhîri mânâda, sünbülün olgunluğa ulaşması sonucunda tohumlarının etrafa yayılmasına dikkat çekilmektedir. Mecâzî mânâda; sünbülün etrafa saçılmasından güzelliğini teşhir etmesi anlaşılmaktadır. Beyitte geçen “Ğaliba” ifadesi, bu kadar çok güzellik içerisinde şâirin hayret ve kararsızlığını vurgulamaktadır.

  50-“Yeşillik” ifadesi ile gül bahçesi ve mesire yeri anlatılmaktadır.

  51-Bağırıp çağırma aslında kişinin duygularını bir yönü dışa vurmasıdır. Şair; bağırıp çağırışının, hayalini arz ettiği için ayrıca kendisine soru sorulmasını istemiyor.

  52-Bu beyitte, aşılar arasındaki rekabete dikkat çekilmektedir.

  53-“Aşıkların sultanı” ile gülün kendisi kastedilmektedir.

  54-Şâirin dileğini gül bahçesine açması, onu güle daha yakın gördüğünden ve dileğini kendisine ulaştırmadan aracı olabileceğini ummasındandır.

  55-Nergis, zaten çimenler içerisinde açmaktadır. Ancak şâir, bunu nergisin sohbet meclisine dahil edildiği şekilde yorumlamakta ve kendisinin göz ardı edilmesine içerlemektedir.

  56-İçinde bulunduğu hâlet-i rûhiyeyi çok güzel bir teşbihle dile getiren şair, vucûd gemisinin kaptanı olan aşk arzusuna, sevgilinin mektebi olan gül bahçesinin kenarına kendisini bırakmasını rica ediyor.

  76

  

 


76
Önceki                  Sonraki