1  2  3  4  5  6  7  8  9  10  11  12  13  14  15  16  17  18  19  20  21  22  23  24  25  26  27  28  29  30  31  32  33  34  35  36  37  38  39  40  41  42  43  44  45  46  47  48  49  50  51  52  53  54  55  56  57  58  59  60  61  62  63  64  65  66  67  68  69  70  71 



  

  bile kendine daha farklı davranacaklardı. Bundan böyle üstü başı düzgün ve daha bakımlı olmalıydı. Gerektiğinde kocası ile bazı yemekli toplantılara ve gecelere gidecekti. Alacağı giysiler için sandığında sakladığı iki bileziği bozdurmayı düşündü. Çocuklara da üst baş almalıydı.

  ***

  Beş yıllık bir seçim dönemini geride bırakmışlardı. Zafer, babasının dükkâna doğru geldiğini görünce sigarasını söndürdü ve kül tablasını çöp kutusuna boşaltarak yanındaki sehpanın üzerine koydu, içerideki sigara dumanına da bir iki üfledi. Babası kapıdan içeri girerken onu ayağa kalkarak karşıladı. Oğlu ona sormadan o, çarşıdan öteberi almaya geldiğini ve annesinin de iyi olduğunu söyledi.

      Çaylar beklenirken Zafer, babasına şehirdeki evlerine uğrayıp uğramadığın sordu. Babası Kadir amca, “Eve uğramaya zamanım yoktu. Anan sizlere taze tereyağı gönderdi.” dedi ve poşetlenmiş tereyağını sehpanın üzerine bıraktı. Ayrıca anasının sitemlerini getirmişti. Kaç zamandır köye geldikleri yoktu.

  Anasının ineği ve tavukları vardı, onları bırakıp torunlarını görmeye gelemiyordu. Kadir amca, oğluna o akşam çocukları alıp köye gelmesi için tembihte bulundu. Eğer geleceksen anan ona göre hazırlık yapar, diyerek kesin söz almak istedi. Zafer babasına: “Olur, geliriz ama anama söyle farklı bir hazırlık yapmasın. Biz buradan balık getiririz, Saime de balıkları pişirir, yeriz.” dedi ve ekledi: “Baba alışverişin çoksa bir araba

  tutalım beş dakikada seni köye atsın.” Babası: “Olur.

  

  51

  

 


51
Önceki                  Sonraki