1  2  3  4  5  6  7  8  9  10  11  12  13  14  15  16  17  18  19  20  21  22  23  24  25  26  27  28  29  30  31  32  33  34  35  36  37  38  39  40  41  42  43  44  45  46  47  48  49  50  51  52  53  54  55  56  57  58  59  60  61  62  63  64  65  66  67  68  69  70  71 



  gelenler ev sahibinden izin alıp ayrıldı. Aslında yapılacak bir şey de yoktu. İki taraf uyuşacak ve bu üzüntüler de zamanla unutulacaktı.

      

  Ertesi gün, oğlanın babası İbrahim Usta, kız tarafına haberci göndererek iyilikle düğün yapıp Şaziye’yi gelin etmek istediklerini, anlaşma olursa kızı teslim edebileceklerini iletti. Kız tarafı buna olumlu cevap verdi. Şaziye, dayısının evine teslim edildi. Birkaç gün içinde elbise kesilip düğün hazırlıkları yapılır diye beklenirken o günün akşamı el ayak çekilince Topal Şakir’in oğlu Kadir ve arkadaşları, kör kütük sarhoş olup Molla’nın evinin avlusuna kadar geldiler. Bağırıp çağırdılar, naralar atarak silahlarını boşalttılar. Bu, kaçırma işini protestoyla bu evliliğin olamayacağını haykırdılar. Aynı şeyi İbrahim Usta’nın avlusunda da yaptılar. Topal Şakir’in ailesi belalıydı. İki tarafı da korkutmuştu. Jandarmanın yaptığı tahkikata göre, bu işi yapanların kimlikleri belli değildi. Molla da oğlanın babası İbrahim Usta da şikâyetçi olmadı ve silah atanların kim olduklarını bilmediklerini söylediler.

      Korkuyla herkes sinmişti. Bu iş olacağa benzemiyordu. Şaziye eve hapsedilmiş ve Süleyman da ortalıklarda görünmüyordu.

  İbrahim Usta, oğlu Süleyman’ı gizlice İstanbul’a göndermeye karar verdi. Akrabalarının yanına gider, iş bulur, çalışır, sonunda Allah’ın dediği olurdu. Süleyman İstanbul’a giderek izini kaybettirdi.

      Şaziye’nin de çileli günleri başlamıştı. Eve hapsedilmiş ne komşuya gitmesine ne de bir iş için araziye çıkmasına izin veriliyordu.

  

  44

  

 


44
Önceki                  Sonraki