1  2  3  4  5  6  7  8  9  10  11  12  13  14  15  16  17  18  19  20  21  22  23  24  25  26  27  28  29  30  31  32  33  34  35  36  37  38  39  40  41  42  43  44  45  46  47  48  49  50  51  52  53  54  55  56  57  58  59  60  61  62  63  64  65  66  67  68  69  70  71  72  73  74  75  76  77  78  79  80  81  82  83  84  85  86  87  88  89  90  91  92  93  94  95  96  97  98  99  100  101  102  103 



  gelir kaynakları, sarf şekilleri hakkında devrin halifesi Harun-er-Reşit için yazmıştır. Ali Özek tarafından Türkçeye yapılan çevirisi 320 sayfadan ibarettir. 320 sayfalık bu kitabın sadece 10 sayfası zekât/sadakaya ayrılmış bulunuyor. Bu da, o dönemde devlet bütçesi için zekât/sadakalar konusunun ne kadar önemsiz bir duruma düştüğünü gösterir.

  Kadı Ebu Yusuf’un devletin gelirleri ve ayrıca zekât/sadakalarla ilgili olarak söylediği hususları, konumuzu ilgilendirdiği kadarıyla aktarmaya çalışacağım. Bizim zekât/sadakalar dışında kalan devlet gelirlerinden bahsetmemizin sebebi, toplanan zekât/sadakaları devletin gelirleri arasında saymamızdandır.

  Ebu Yusuf’un Haraç adlı eserinden yapılan alıntılar sayfa numaralarıyla gösterilecektir. Bu sayfa numaraları, Haraç adlı eserin Ali Özek tarafından yapılan çevirisine aittir.

   a) Kadı Ebu Yusuf’a göre Hz Ömer, Ganimetlerin beşte birinden Peygambere ve Peygamberimiz(s.a.v.)in yakınlarına (zevi-l-kurba) ayrılan hisseyi kaldırmış, bu hisseleri bir müddet savaş masraflarına tahsis etmiştir. Peygamberimiz(s.a.s.)e ayrılan hissenin halifenin geçimine tahsis edilmesi görüşlerine itibar etmemiş, Peygamberimizin yakınları için ayrılan hisse konusunda ise onları mağdur etmeyecek şekilde farklı bir muamele öngörmüştür. (Haraç tercümesi 49/9 )

  b)Ebu Yusuf’a göre, ganimet ayetindeki “Allah için” sözü “Her şey Allah içindir demek olup, sözün anahtarıdır.”

   c)İster Arap toprağından ister Acem toprağından çıkarılsın madenlerden alınan beşte birler, zekât/sadakaların konduğu yere konur. Denizden çıkarılan kıymetli taşlar da madenler gibidir. Bütün bunlar ganimetlerin 1/5’i gibi muamele görür. (Haraç tercümesi sayfa: 51/15)

  

  38

  

 


38
Önceki                  Sonraki