1  2  3  4  5  6  7  8  9  10  11  12  13  14  15  16  17  18  19  20  21  22  23  24  25  26  27  28  29  30  31  32  33  34  35  36  37  38  39  40  41  42  43  44  45  46  47  48  49  50  51  52  53  54  55  56  57  58  59  60  61  62  63  64  65  66  67  68  69  70  71  72  73  74  75  76  77  78  79  80  81  82  83  84  85  86  87  88  89  90  91  92  93  94  95  96  97  98  99  100  101  102  103 



  40

      Size ben, “Allah’ın hazineleri yanımdadır demiyo-rum; gaybı da bilmem.” (En’âm 6/50)

      …Allah size gaybı bildirecek değildir. Fakat Allah, peygamberlerinden dilediğini seçer (gaybı ona bildirir.) … (Âlu İmrân 3/179)

      Örneğin Lut Peygambere, kavminin başına gelecek felaketleri haber vermiş, ailesini alıp kurtarmasını vahyetmiştir.

      Buradan hareketle Hz. İsa’nın yeniden dünyaya geleceğini Hz Peygambere söyletmek nasıl bir şeydir bilemiyorum. Kanımca bu gayb haberini Peygamberimiz söylememiş ona söyletilmiştir. Hicri 179 tarihinde ölen İmam Malik’in eserinde yer almayan bu haber, İmam Malik’ten yüz sene sonra yaşayan muhaddislerin eserlerinde çokça yer bulmuştur.

  G) LEVH-İ MAHFUZ VE KADER MESELESİNDE EHL-İ SÜNNETİN GÖRÜŞÜ

  

      Ehl-i sünnetin irade özgürlüğü konusundaki görüşleri, Maturidî ve Eş’arî’nin görüşlerine dayalı olarak sabit kalmakla birlikte, sonra gelen ilmi kelam alimleri, burada karşılaştıkları güçlükleri yorumlarken yeni zorluklar üretmişlerdir.

      Ehl-i sünnet alimlerinin kelâm ilmiyle ilgilenmesi Kadeyye, Mu’tezile ve Cebriyye akımlarından sonra olmuş olmasına rağmen bu mezhebin kökleri de Hicri birinci yüzyılda şekillenmeye başlamıştır. Şöyle de denebilir: Muarızlarının görüşlerini eleştirirken kendi mezhepleri şekillenmiştir.

  Hicri 2.ve 3. asırda olgunluğuna eren Ehl-i sünnet mezhebinin kader ve irade özgürlüğü konusundaki görüşleri şöylece özetlenebilir:

      Ehl-i sünnete göre: İnsanın sorumlu tutulduğu davranışları dahil, her şey Allah tarafından bilinmekte, bilgisi dahilinde Lehv-i Mahfuzda yazılmış ve korunmaktadır.

  

 


40
Önceki                  Sonraki