1  2  3  4  5  6  7  8  9  10  11  12  13  14  15  16  17  18  19  20  21  22  23  24  25  26  27  28  29  30  31  32  33  34  35  36  37  38  39  40  41  42  43  44  45  46  47  48  49  50  51  52  53  54 



  Komşu kızlarının baklava açmak veya başka bir görevle toplandıkları bir yere mahallenin erkeklerinin ilgisiz kalması mümkün değildir. Böylece düğünün şenliği başlar.

  Gerek düzenci ve gerekse dondarcı kadınlar hak ettikleri hediyeleri düğün sonunda düğün sahiplerinden alırlar.

  

  c)DÜĞÜN DAVETİ

  

  Düğüne davet düğün alayına katılacaklara yapılır. Bu da üç gün olan düğünün birinci gününden başlar. Düğüne davet edilecek komşular, hısım ve akrabalar tek tek gezilerek davet edilirler. Düğün günü düğün evine yalnız davetliler gelir ve yalınız onlar düğün alayına katılırlar. Gece eğlenceleri herkese açıktır. Eğer düğün akşamları horonlu olacaksa düğün eğlencelerine kız ve erkek tarafından ve hatta başka köylerden davetsiz delikanlılar da gelebilirler. Düğün sahibinin bunları ağırlamak gibi bir yükümlülüğü yoktur. Bu davetsiz delikanlılar horon eğlencesi varsa bunlara iştirak etmekte serbest olurlardı.

  

  d)MES-BABUÇ

  

  Düğünün birinci günü erkek tarafı gelinin ağırlığını alıp kızın evine getirir, kızın ağırlığında elbise kesme gününde alınan elbiseler, altın ve hediyeler bulunurdu. Yeniden sayacak olursak: Gelinlik, çarşaf, ayakkabı, terlik, şemsiye, erkek tarafının aldığı çıkmalar.

  Düğünün birinci günü ve birinci safhasını teşkil eden mes-babuç olayına bazı yerlerde “Bohça açmak” denir. Mes-babuç dediğimiz düğünün bu ilk basamağına bir erkeğin refakatında erkek tarafından bir gurup kadın iştirak eder ve bunlar yukarıda sayılan eşyaları kızın evine getirirlerdi.

  Kız mes-babuç günü takılarını takar ve o günden sonra babasının ve büyüklerinin yanına çıkmazdı; gelin olacak diye utanır ve bir odada otururdu. Mes-babuç getiren kimseler ister uzaktan isterse yakından gelsin yemek yedirilerek ağırlanırdı. Gelin olacak kız, bu gelenlere ne “hoş geldiniz” diyerek karşılar ne de “güle güle” diyerek uğurlardı; kimseye görünmezdi. Gelenlerden biri kızın odasına girer takılarını takardı. Anası babası olmayan bir kadının takıları takması uğursuzluk sayılırdı.

  

  e) ODA DONATMAK

  

  Düğünden bir gün önce yani Çarşamba veya Cumartesi günleri oda donatma günüdür. Oda donatmaya kız tarafından 10-15 kadın erkek evine

  32

  

 


34
Önceki                  Sonraki