1  2  3  4  5  6  7  8  9  10  11  12  13  14  15  16  17  18  19  20  21  22  23  24  25  26  27  28  29  30  31  32  33  34  35  36  37  38  39  40  41  42  43  44  45  46  47  48  49  50  51  52  53  54 



  

      6-Eviçi dediğimiz eski mekan ve bu mekana dayanan eski mutfak düzeni değişmiştir. Açık ateş yerini kuzina denilen ocaklara bırakmış, ocağın üzerine asılı duran zincir kaldırılmış, pleki ve onunla ilgili bütün araçlar tamamıyla yok olmuştur. Rize’de üç yerde yapılmakta olan pleki üretimi durmuştur. Büyük ateşlerin dumanını çeken geniş ve yüksek bacalar, eskiden kalma birkaç evde görülse de bunlar dahi görevlerinin dışında kalmış birer hatıradan başka bir şey değildir. Eski mutfak araç ve gereçleri yerlerini çağdaş eşyalara bırakmıştır. Artık ne unluğa, ne kara güğüm ve kazana, ne de plekiye gerek vardır; bakır eşya da pek az kullanılır olmuştur.

      7-Harmancılık, pekmezcilik,kavurmacılık ve mısır ekiminin değişik safhalarında yapılan imeceler (eğratlık) yeni nesillerin bilmediği etkinliklerdir. Bu gün çaylarını kendi imkanlarıyla toplayamayanlar, yevmiyeci tutmakta veya çayını yarıcıya vermektedir. Başka illere göç edip de çayını ve evini yabancılara terk edenlerin çokluğu yüzünden, Rize köylerinde nüfus yapısı giderek değişmektedir.

      8- Çaycılık damak zevkimizi değiştirmiştir. Eskiler için taze salatalıkla bir hamsili ekmek yemek, bir peynirli muhlama, bir pepeçura, bir pekmezli kabak, bir karayemiş ve bir kokulu üzüm tatmak arzu edilen bir şeydi ve bir hasret gidermekti. Yeni nesiller eski yiyeceklerimizden anne-babalar, dede ve nineler gibi zevk almamaktadır.

      9- Her mevsim sıcak olarak alınan çay, en çok ikram edilen bir içecek olmuş ve çay içmek alışkanlığı sosyal hayatımıza bazı yenilikler getirmiştir. Evimize gelen her misafire çay sunmak ve günün belli saatlerinde ve akşamları çay demlemek adetten olmuştur. Açık çay, limonlu çay, koyu çay, demli çay, “çayınız nasıl olsun” sorusunun cevaplarıdır. En iyi çay ise “Leb-i dilber sıfatında” yani sevgili dudağı renginde ve tadında olanıdır.

      10- Çaycılık dilimize yeni tabirler kazandırmıştır: Çay orağı, çay makası, çay sepeti, çay sergisi, çay tamisi, çay seti, çay tarlası, çay toplamak, çay kesmek, çay makaslamak, çay budamak, çay taşımak, ve çay satmak. “iki buçuk yaprak” ve “çay seçmek” Rizelinin hoşlanmadığı iki deyimdir. Buna karşılık çaycılığın en çok sevilen tabiri “çay parası” sözüdür.

  

  

  

  

  

  

  

  

  

  20

  

 


22
Önceki                  Sonraki