Heset Dayı daha çok nüktedanlığı ile tanınan bir şairdir. 19. yüzyıl sonunda doğduğu tahmin edilmektedir. Rize’nin sütlüce köyündendir.

      Gençliğinde Adacami Köyünde yapılan horonlu bir düğünün kına gecesine gider. Heset Dayı horandadır. Dul bir kadın da kapıda seyirci olarak ayakta durmaktadır.

  Heset Dayı:    Baksana dul karıya

          Kapılara kol attı

              Kadın:    Kim çıkardı karşuma

                  Simsiyah zulumatı ( kara adamı)

  Heset Dayı:    Karaluğuma bakma

          Söyum böyledur zati

  CELAL YETİMOĞLU

  Çayeli’nin Maden Köyünden olan Celal Yetimoğlu, arkadaşları ile Rize’den yaya olarak gelmektedir. Erkek tipli bir kadın geleneğe aykırı olarak erkeklerin önüne geçerek yürüyüşüne devam eder.

  Celal    : Bizi geçtun öğüne var mı sağa öyle göt

  Kadın    : Rize’den geliyirum yeni ettirmişim zot(1)

  Celal    : Beyindi memelerun koynuna oldular löt

  Kadın    : Uyma zalim şeytana dayma hak yolunu tut(2)

  VERSENE DÖRT KURUŞU

      Rize’nin Güzelköy’ünden olan Tüyloğlu Mehmet Ali Ağa yaylacı, çoban, eşkıya ve şair. Doğumu tahmini 1870’li yıllar.

  34

      Mehmet Ali Ağa’nın hanci Hüseyin Sofuoğlu’na 4 kuruş borcu vardır. Mehmet Ali Ağa borcunu zamanında ödemez. Yıllardan bir yıl koyunları ile yayladan inerken Hüseyin’in hanına uğrar. İki şair atışırlar: